18.03.2020 Tarihte Bugün- 18 Mart;

Emrah Burulday

Administrator
Yönetici
Katılım
3 Ağu 2019
Mesajlar
429
Tepkime puanı
141
Puanları
43
18.03.2020 Tarihte Bugün- 18 Mart;
1299Kutsal Roma İmparatoru II. Friedrich kendini Kudüs Kralı ilan etti.
1438II. Albert, Almanya kralı oldu.
1799Napolyon, Osmanlı Devleti'nin yönetimindeki Akka kalesi önlerine geldi.
1850American Express, Henry Wells ve William Fargo tarafından kuruldu.
1913Yunan kralı I. George Selanik'te uğradığı bir suikast sonucu öldü.
1915Çanakkale Deniz Harekâtı: Birleşik Donanma Çanakkale Boğazı'nda ağır hasar gördü ve geri çekildi.
1920Osmanlı Meclis-i Mebusanı İstanbul'un işgali üzerine son toplantısını yaptı ve çalışmalarına ara verme kararı aldı.
1921SSCB ile Polonya (İkinci Cumhuriyeti) arasında Riga Barış Antlaşması imzalandı.
1925ABD'nin üç eyaletini (Missouri, Illinois, ve Indiana) etkileyen kasırgada 695 kişi öldü.
1926Finike'de meydana gelen 6.9 şiddetindeki depremde, 27 kişi öldü.
1926Papa I. Eftim (Pavli Erenerol), Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi'ni kurdu.
1937Teksas'ın New London kentinde bir okulda meydana gelen doğal gaz patlamasında çoğunluğu çocuk 300 kişi öldü.
1938Meksika sınırları dahilindeki tüm yabancı petrol şirketlerini millîleştirdi.
1940Hitler ve Mussolini, Brenner Geçidi'nde buluştu. İtalya, Almanya'nın yanında savaşa girme kararı aldı. Bundan dört yıl sonra aynı gün, Almanlar Macaristan'ı işgale başladı.
1949NATO kuruldu.
1953Balıkesir'in Yenice ve Gönen ilçelerinde meydana gelen 7,4 şiddetindeki depremde 265 kişi öldü.
1956Fransa, Cezayir'e asker çıkarmaya başladı.
1962Cezayir Bağımsızlık Savaşı: Fransa Cezayirli direnişçilerle anlaşmaya vardı.
1965İnsanoğlu ilk kez uzayda yürüdü. Sovyet kozmonot Aleksey Leonov, dünyadan 2 bin 177 kilometre yükseklikte, Voskhod-II (Gündoğumu) adlı uzay aracından çıkarak 20 dakika boşlukta kaldı.
1970Kamboçya'da Lon Nol, Prens Norodom Sihanouk'u devirdi.
1971Peru'nun Chungar kentinde meydana gelen toprak kaymasında 200 kişi öldü.
1971Mümtaz Soysal, Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı'nca gözaltına alınıp tutuklandı.
1974Pakistan'ın devrik devlet başkanı Zülfikar Ali Butto, muhaliflerinden birine suikast düzenlettiği iddiasıyla ölüm cezasına çarptırıldı.
1979İran ordu güçleri, Doğu Irak’ın Sıne kentini bombaladı. Bomardımanda 400’den fazla sivil hayatını katbetti.
1985Bankaların televizyonda reklam yapma yasağı kaldırıldı.
1986Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Ceza İnfaz Yasası'ndaki değişiklikleri onayladı ve 50.000'e yakın hükümlünün tahliye işlemleri başlatıldı.
1989Mısır'daki Keops piramidinde 4.400 yıllık bir mumya bulundu.
1990Alman yeniden birleşmesi: Alman Demokratik Cumhuriyeti'nin yaptığı seçimlerden sonra, Alman Demokratik Cumhuriyeti ve Almanya Federal Cumhuriyeti birleşti.
1992Güney Afrika Cumhuriyeti'nde siyahlara eşit vatandaşlık hakkı tanıyan, Devlet Başkanı De Klerk tarafından planlanan anayasal reform tasarısı halk oylamasıyla kabul edildi.
1997Antonov An-24 tipi bir Rus yolcu uçağının kuyruğu, Türkiye'ye gitmekte olduğu sırada havada koptu. Düşen uçaktaki 50 kişi öldü.
2000Suriye ve Türkiye'de yaşayan ve akraba olan 573 aile iki ülkenin anlaşması sonucu sınırı geçerek bayramlaştılar.
2005New York'taki bir camiide, Cuma namazını ilk defa bir kadın kıldırdı. 1426 yıllık İslami geleneklere göre bu bir ilk.
2010TRT Haber yayına başladı.

Tarihte Bugün Doğanlar (18 Mart);
1690Christian Goldbach, Rus matematikçi (ö. 1764)
1703İmpavido L'leida,İspanyol soprano (ö. 1751)
1780Miloş Obrenoviç, Sırp prens (ö. 1860)
1837Grover Cleveland, ABD' nin 22. ve 24. başkanı (ö. 1908)
1869Neville Chamberlain, İngiliz politikacı (ö. 1940)
1873Rudolf Diesel, Alman mühendis (ö. 1913)
1915Refet Angın, Türk öğretmen
1922Seymour Martin Lipset, ABD'li toplumbilimci
1929Christae Wolf, Alman romancı ve senaryo yazarı
1932John Updike, ABD'li yazar
1936F.W. de Klerk, Güney Afrika'lı politikacı
1956Luc Besson, Fransız film yapımcısı
1959Gökalp Baykal, Rock, blues sanatçısı, mimar, öğretim görevlisi, yazar
1969Vassily Ivanchuk, Ukraynalı satranç oyuncusu
1974Necmi Yapıcı, dizi ve sinema filmi oyuncusu.
1979Danneel Harris, ABD'li aktris
1979Adam Levine , ABD'li şarkıcı,besteci
1980Aleksey Yagudin, Rus buz patenci.
1982Paola Cardullo, İtalyan voleybolcu

Tarihte Bugün Ölenler (18 Mart);
1584IV. İvan, (Korkunç İvan) Rus Çarı (d. 1530)
1745Robert Walpole, İngiliz politikacı (d. 1676)
1768Laurence Sterne, İrlandalı yazar (d. 1713)
1908Grover Cleveland, ABD'li politikacı (d. 1837)
1913I. George, Yunanistan Kralı (d. 1845)
1936Elefterios Venizelos, Yunan politikacı (d. 1864)
1965I. Faruk, Mısır kralı (d. 1920)
1980Erich Fromm, ABD'li sosyolog (d. 1900)
1981Cahide Sonku, Türk yönetmen (d. 1919)
1986Bernard Malamud, ABD'li yazar (d. 1914)
1995Sadri Alışık, Türk sinemacı (d. 1925)
1996Odisseus Elitis, Yunan şair (d. 1911)
2008Anthony Minghella, İngiliz film yönetmeni (d. 1954)

download.jpgMerkezî devletler yanında savaşa giren Osmanlı Devleti’ni saf dışı bırakmak amacıyla İtilâf devletleri tarafından düzenlenmiş olan Çanakkale harekâtı, I. Dünya Savaşı’nın en önemli askerî faaliyetlerinden birini teşkil etmektedir. Osmanlı Devleti’nin Almanya yanında savaşa katılmasıyla zor durumda kalan İngiltere ve Fransa, Rusya ile doğrudan temasa geçip savaş güçlerini arttırmak, Osmanlı Devleti’nin Süveyş Kanalı ve Hint yolu üzerindeki baskısını kaldırmak, ayrıca Orta Avrupa’ya sızan Alman-Avusturya ordularını arkadan çevirmek için bu harekâtı gerekli görmüşlerdi. Boğazlar’a karşı girişilecek bir deniz harekâtı ile İstanbul’un ele geçirilip Osmanlılar’ın savaş dışı bırakılması fikri, özellikle İngiliz Bahriye nâzırı ve sonra başbakanı olan Winston Churchill tarafından savunulmuştu. İtilâf devletleri bu harekâtla ayrıca henüz savaşa katılmamış olan Balkan devletlerini de kendi yanlarına çekmeyi hedefliyorlardı.

Batı kaynaklarında “Gelibolu savaşları” adıyla da anılan Boğazlar’a yönelik bu harekâtın ilk deniz hücumu, 3 Kasım 1914’te iki İngiliz harp gemisinin Ertuğrul ve Seddülbahir, iki Fransız gemisinin de Kumkale ve Orhaniye tabyalarını bombardıman etmesiyle başladı. Henüz Osmanlı Devleti’ne resmen savaş ilân edilmeden yapılan bu saldırı, hem fiilen savaş ilân edildiğinin, hem de yapılacak askerî harekâtın hedefinin Boğazlar olacağının ilk habercisiydi. İtilâf devletleri (Fransa ve İngiltere) 5 Kasım 1914’te Osmanlı Devleti’ne savaş ilân ettiler. Osmanlı Devleti buna 11 Kasım’da çıkan bir irade ile cevap verdi. İngiliz ve Fransız savaş gemilerinin ikinci hücumu, 19 Şubat 1915’te boğazın gerisindeki Türk tabyalarını uzaktan topçu ateşine tutmak suretiyle gerçekleşti. Hemen arkasından İngiliz-Fransız filosu daha çok savaş gemisiyle boğazın önüne gelerek tekrar saldırıya geçti, Ertuğrul ve Orhaniye tabyaları tahrip edildi. Ardından İtilâf kuvvetlerine mensup bazı savaş gemileri 26-27 Şubat günleri boğaza girerek merkez tabyalarını ateş altına aldılar; bu saldırıyı mart ayı başlarında tekrarladılarsa da bir sonuç alamadılar. Bu cephe açılmadan önce bir ay içinde Marmara’ya girmeyi planlayan, fakat başarısız taarruzlardan sinirleri bozulan İngiliz Amirali Carden, başkumandanlık yapamayacağını bildirdiğinden İngiltere’ye geri gönderilmişti. Girişilecek büyük taarruz öncesinde bu kumanda boşluğu İngiliz kuvvetlerini şaşırttıysa da onun yerine Londra’dan gelen emirle en kıdemli İngiliz kumandan Amiral J. M. de Robeck tayin edildi. Robeck de Carden gibi bütün gücüyle boğazı zorlayarak İstanbul’a ulaşma hazırlıklarına başladı. 17 Mart 1915’te Bozcaada’da, Akdeniz orduları başkumandanı General Hamilton’un da katıldığı bir toplantıda görüşülen deniz harekâtı planına göre, bir hafta önce mayınlardan temizlenmiş olan boğazın aşağı kesimlerinde bütün savaş gemileri kullanılarak boğaz zorlanacaktı. Fakat aynı günün akşamı, Türk donanmasına mensup Nusret mayın gemisinin Karanlık Liman bölgesini mayınlaması deniz harekâtının kaderini değiştirdi.

18 Mart 1915 sabahı boğaza giren ve tabyaları topa tutan İngiliz ve Fransız filoları, Çanakkale Boğazı’nın iki yakasındaki mevzilerden açılan yoğun ateş ve Karanlık Liman’a dökülen mayınların etkisiyle, mevcutlarının % 35’ini kaybedip çekilmek zorunda kaldılar. Manevralar sırasında mayınlara çarpan İtilâf donanmasının Bouvet, Océan, Irrésistible savaş gemileriyle iki muhrip ve yedi mayın arama gemisi battı; Gaulois ve Inflexible da dahil olmak üzere yedi zırhlı görev yapamayacak duruma geldi. Bu başarılı savunmayı idare eden Çanakkale müstahkem mevki kumandanı Cevad Paşa “18 Mart kahramanı” unvanı ile anıldı.

18 Mart bozgunu İtilâf devletlerine, karadan destek almaksızın yalnız deniz kuvvetleriyle boğazın geçilemeyeceğini gösterdiğinden General Hamilton’un emrinde bir çıkarma ordusu hazırlanmaya başlandı. Avustralya ve Yeni Zelanda askerlerinden oluşan kolordu (Australian and New Zealand Army Corps = ANZAC Kolordusu) Arıburnu’na, İngiliz ve Fransız kuvvetleri de Seddülbahir’e çıkartılacaktı. Bu amaçla yaklaşık 75.000 kişilik bir ordu Limni’de toplanırken Türk başkumandanlığı da Çanakkale bölgesindeki birliklerini yeni kuvvetlerle takviye ederek Beşinci Ordu’yu kurdu ve başına Mareşal Liman von Sanders’i getirdi. Liman von Sanders, Türk birliklerini boğazın her tarafına dağıtmak yerine muhtemel çıkarma bölgelerine yakın yerlerde topladı. Çıkarma harekâtı, 25 Nisan 1915 günü sabaha karşı İngiliz Generali Hamilton ve Fransız Generali D’Amade’un (daha sonra Gouraud) idaresinde başladı. Asıl çıkartma Seddülbahir ve Arıburnu bölgelerine yapılacaktı. Savaş gemilerinin ve muhriplerin korumasında kıyıya yaklaşan Avustralya tümeninin bir tugayını taşıyan çıkarma gemilerinin, akıntı sebebiyle sürüklenerek kumluk bir kıyı (Kabatepe) yerine sarp bir kıyı olan Arıburnu bölgesine çıkmak zorunda kalmaları üzerine Beşinci Ordu İhtiyat Tümeni kumandanı Mustafa Kemal, herhangi bir emir almadığı halde, 57. Alay’ı bir dağ bataryası ile takviye ederek karşı taarruz için Arıburnu’na sevketti. Ayrıca Eceabat bölgesindeki 27. Alay’ın önemli bir kısmı da çıkarma bölgesine gönderildi. Bu tedbirler Beşinci Ordu kumandanlığınca da tasvip edildiğinden karşı taarruz başlatıldı. Böylece kıyıya çıkan İngiliz ve Fransız kuvvetleri geri püskürtüldü; ancak geriden gelen kuvvetlerin yardımıyla Kanlısırt batısı ile (Sivritepe-Merkeztepe) Yükseksırt hattında tutunabildiler. İtilâf donanmasına mensup kuvvetler, aynı günün sabahında donanmanın ateş desteğiyle Seddülbahir’e de çıkarma yapmaya başladılar. Seddülbahir kesimini ay biçiminde çevreleyen yüzlerce geminin yakın mesafeden Türk siperlerine yönelttiği top ateşine rağmen Türk kuvvetleri çıkarmaya yeltenenlere ağır zayiat verdirdi. Daha sonra 27 Nisan’da İngilizler yeni bir saldırıda bulundularsa da Türk savunma mevzilerinin 700-800 m. ilerisinde Zığındere-Eski Hisarlık hattında durduruldular. 28 Nisan’da İngiliz ve Fransız birliklerinin ortak bir teşebbüste daha bulunarak Kirte’yi ele geçirme çabaları da Türk kuvvetlerinin karşı taarruzları sonucu başarısızlığa uğratıldı.
download.jpg
İtilâf kuvvetleri bütün güçleriyle boğazı zorlarken Türkler de sadece mevzilerini savunmakla kalmamış, zaman zaman karşı taarruzlarda bulunmuşlardır. İlk Türk taarruzunu, Anafartalar bölgesine çıkan İngilizler’e karşı 27 Nisan 1915 sabahı Arıburnu kesimindeki Türk birlikleri gerçekleştirdi. Ancak İngiliz-Fransız savaş gemilerinin yoğun ateşi sebebiyle Türk taarruzu yavaşladı ve İngilizler’i mevkilerinden söküp atma gücünü kaybetti. Türk birlikleri 1 Mayıs sabahı tekrar Merkeztepe, Sivritepe, Kanlısırt hattındaki İngiliz kuvvetlerine saldırdıysa da İngiliz donanmasının etkili desteği bir defa daha Anzak Kolordusu’nu imha edilmekten kurtardı.

Türk birliklerinin ikinci önemli taarruzu, 1-2 Mayıs gecesi Seddülbahir bölgesinde gerçekleştirildi ve çok kanlı geçmesine rağmen önemli bir başarı sağlanamadı. Bunun üzerine 3-4 Mayıs gecesi yeniden taarruza karar verildi. Bu defa Türk birlikleri karşısında İngiliz ve Fransız hatlarında çözülmeler başladıysa da İngiliz-Fransız savaş gemilerinin açtığı şiddetli ateş yüzünden taarruz durduruldu ve birlikler eski mevkilerine çekilmek zorunda kaldı. Bundan sonra Türk birlikleri kumandasında bazı değişiklikler yapıldı, ordu güney ve kuzey grupları olarak ikiye ayrıldı. Seddülbahir kesimindeki birliklere Güney Grubu adı verildi ve kumandanlığına Weber Paşa (Vehib Paşa’nın yerine) getirildi. Arıburnu bölgesi de Kuzey Grubu adıyla önce Esad Paşa’nın, daha sonra da Ali Rızâ Bey’in kumandasına verildi.

Türk ordusunda bu değişiklikler yapılırken General Hamilton da Türkler’in mevzilerini tahkim edip takviye almalarına imkân vermeden Kirte bölgesini almak için 6 Mayıs günü İngiliz birliklerini harekete geçirdi; ancak bunlar Türk karşı taarruzu ve yan ateşleriyle geri püskürtüldüler. Taarruz İtilâf kuvvetlerince 7, 8 ve 9 Mayıs günleri tekrarlandıysa da yine başarısızlığa uğratıldılar.

Bu arada 11 Mayıs’ta Çanakkale’ye gelip cepheyi dolaşan Enver Paşa, Arıburnu’nda bir karşı taarruzla İngilizler’i denize dökmek için 13 Mayıs’ta Beşinci Ordu kumandanlığına emir vermişti. Bunun üzerine Mareşal Liman von Sanders 19 Mayıs’ta saldırıyı başlattı. Türk birlikleri önce bazı başarılar elde ettiler; ancak dar sahil şeridi üzerinde tutunmaya çalışan Anzak kuvvetlerinin şiddetle müdafaası yüzünden kesin bir sonuç alamadılar. Bundan sonra her iki cephede de günlerce siper savaşları sürdürülmüş, özellikle 21 Haziran’da Kerevizdere, 28 Haziran’da da Zığındere çarpışmaları çok şiddetli geçmiştir. Bunun ardından İtilâf kuvvetleri kesin bir sonuç almak maksadıyla büyük takviye kuvvetleri getirtip Türk birliklerinin geri ile irtibatını kesmek için 6-7 Ağustos gecesi Arıburnu’nun kuzeyinde Suvla Limanı ve civarına asker çıkararak Anafartalar’a doğru ilerlemeye başladılar. Dört gün süren muharebeler sonunda Yarbay Mustafa Kemal kumandasındaki kuvvetler tarafından Conkbayırı’nda durduruldular. Böylece I. Anafartalar Zaferi’nden sonra İtilâf kuvvetlerinin yaptığı bütün taarruzlar neticesiz kaldı. Ancak 21 Ağustos’ta yeni bir saldırı başlattılar. II. Anafartalar Muharebesi denilen bu harekât da başarılı olamayınca muharebeler günlerce süren siper savaşlarına dönüştü. Her iki taraf da büyük güçlükler içinde siperlerini korumaya çalıştı. Bu çarpışmalarda bütün mahrumiyetlere ve mühimmat yetersizliğine rağmen Türk askeri Çanakkale’nin geçilmez olduğunu ispatladı. Kasım 1915’te cepheye gelen İngiliz Harbiye Nâzırı Lord Kitchener durumu görünce bölgeyi tahliye etmekten başka çare kalmadığına karar verdi. Böylece İtilâf kuvvetleri, 19-20 Aralık gecesi Anafartalar ve Arıburnu cephesinden, 8-9 Ocak 1916’da da Seddülbahir’den çekildiler.
download.jpg
İtilâf devletlerinin başarısızlığı ile sonuçlanan Çanakkale muharebeleri, I. Dünya Savaşı’nın seyrini değiştirip uzamasına sebep olduğu gibi Çarlık Rusyası’nın çöküşünü de hazırlamış ve İngiltere’de hükümet değişikliğine yol açmıştır. Bir yıldan fazla süren ve dünya savaş tarihinde farklı bir yeri olan bu muharebelerde her iki taraf büyük kayıplar vermiştir. İtilâf devletleri Çanakkale’ye 410.000 İngiliz, 79.000 Fransız olmak üzere yarım milyona yakın asker göndermiş, sadece İngiliz kuvvetlerinin toplam kaybı 213.980 kişiyi bulmuştur. Çanakkale muharebelerine katılan Türk kuvvetleri (yaklaşık 700.000 kişi) genellikle kısım kısım kullanıldığından zayiatın belirlenmesi güçleşmiş ve çeşitli rakamlar ortaya atılmıştır. Bu rakamlar 190.000 ile 350.000 arasında değişmektedir. Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı’nın resmî kayıtlara dayanarak tesbit ettiği şehid sayısı ise 213.882’dir.

Türk milleti bu savaşta çok sayıda yetişmiş insanını kaybetmesine rağmen, kendine has bir kahramanlık örneği sergileyen ordusu sayesinde, Balkan Savaşı’ndan kalma ezikliği üstünden atarak büyük bir askerî başarı kazanmıştır. Bu zafer bütün İslâm dünyası ve ezilmiş milletler için yeni bir ışık olmuş, Türk edebiyatında halkın hislerini dile getiren pek çok esere de konu teşkil etmiştir.


BİBLİYOGRAFYA
Bahattin Delar, Çanakkale Seferi, İstanbul 1930.

C. F. Aspinall-Oglander, Çanakkale Muharebeleri, İngilizlerin Gelibolu Seferinin Resmi Tarihi (trc. M. Feyzi), İstanbul 1932.

Fahri Belen, Çanakkale Savaşı, İstanbul 1935.

Fevzi Kurdoğlu, Çanakkale, 18 Mart 1915, İstanbul 1935.

Kadri Perk, Çanakkale Savaşları Tarihi, İstanbul 1935.

Danişmend, Kronoloji, IV, 422-425.

Atatürk, Anafartalar Muharebesine Ait Hatıralar (haz. Uluğ İğdemir), İstanbul 1955.

Orhan Yıldıran, Çanakkale Muharebeleri, Ankara 1966.

Erol Ulubelen, Çanakkale Muharebesi, İstanbul 1967.

İhsan İlgar, Çanakkale 1915, İstanbul 1969.

Selahaddin Eryıldız, Çanakkale Muharebeleri, İstanbul 1969.

Frank Kninght, Çanakkale Savaşı, İstanbul 1971.

Alan Moorehead, Çanakkale Geçilmez (trc. Selman Güney), İstanbul 1972.

David Walder, Çanakkale Olayı (trc. M. Ali Kayabel), İstanbul 1979.

Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi, Çanakkale Savaşları (haz. Genelkurmay Askerî Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı), Ankara 1980, V/3.

Besim Darkot, “Çanakkale”, İA, III, 347-351.

“World Wars”, EBr., XXIII, 710-712.


1584514331932.pngAleksey Arkhipoviç Leonov (Rusça: Алексе́й Архи́пович Лео́нов) (d. 30 Mayıs 1934, Listvyanka, SSCB - ö. 11 Ekim 2019[1]), Sovyet kozmonotu, uzayda yürüyen ilk insan.

Leonov, uzay yürüyüşünü 18 Mart 1965'te Voskhod 2 uçuşunda yaptı. Yaklaşık 12 dakika süren yürüyüş sırasında uzay aracından 15 metre kadar uzaklaştı. Bu sırada uzay elbisesi boşlukta o kadar şişmişti ki, Leonov rahat hareket edemiyor, göğsündeki fotoğraf makinesinin düğmesine basamıyordu. Leonov, uzay aracının kapısından içeri girmekte de güçlük çekti. Elbisedeki bir supabı açarak fazla havanın boşalmasını sağladı ve uzay aracına güçlükle geri döndü. Sonradan açıkladığına göre "dizine kadar tere batmıştı". Uzay aracına geri dönememesi halinde kullanmak üzere yanında bir intihar hapı götürmüştü, ancak bunu kullanması gerekmedi.[2]

Bu başarılı uçuşun ardından, Leonov, Sovyetler'in gizli Ay projesinde Ay'a inecek ilk uzay adamı olarak seçildi. Bunun için Ay'a inecek Sovyet uzay aracı LK'yı taklit eden özel bir helikopteri kullanarak eğitim aldı. Ancak Sovyetler Uzay Yarışı'nın bu safhasını kaybettiler ve Ay programı iptal edildi.

Leonov, ilk uzay istasyonu olan Salyut 1'e gidecek Soyuz 11 ekibine de seçildi. Ancak ekibindeki bir diğer astronotun verem şüphesiyle hastaneye yatmasının ardından, Soyuz 11 yedek ekiple havalandı. Leonov'un ekibi yerine uzaya giden ekipteki üç astronot da Soyuz 11'in dünyaya dönüşü sırasında meydana gelen kazada öldüler.

Leonov, bundan sonra önemli bir uçuş sayılan Apollo - Soyuz Test Projesi'nde (ASTP)görev aldı. ASTP, Leonov'un ikinci ve son uzay uçuşu oldu.

Leonid Brejnev'e yönelik suikast girişimi sırasında Leonid Brejnev'in yanında kurşunlara hedef oldu, ancak yaralanmadan kurtuldu.

1976-82 arasında "başkozmonot" unvanıyla Sovyet uzay adamlarının komutanı ve Yuri Gagarin Kozmonot Eğitim Merkezi'nin müdürü oldu. Kozmonot dergisi "Neptün"ün editörlüğünü yaptı. Sovyet yönetimi ve diğer doğu bloku ülkeleri tarafından kendisine çeşitli paye ve madalyalar verildi.

Leonov, 1991'de emekli oldu. Özel bir şirkette yöneticilik yaptı. Aynı zamanda ressamdır.
 
Geri
Üst